Yalova'ya yolunuz düşerse ilk görmeniz gereken yerlerin başında gelir Yürüyen Köşk.
Öncelikle söylemeden geçemeyeceğim, köşkü hayalimde şöyle kocaman bir yapı olarak canlandırmıştım nedense oysa ilk gördüğümde şaşkınlıktan çok tatlı bir tebessüm oldu yüzümde..
Kutu gibi komple ahşaptan şirin mi şirin minicik ama baktıkça insanın içini ısıtan cinsten bir yapı ve yanında o dev çınar ağacı...
Sonra dedim Atam ne kadar zevkli bugüne kadar gezdiğimiz Atatürk evleri de oldukça güzel olmakla beraber muazzam bir konumda.
Yürüyen köşk de böyleydi karşısında sonsuz bir mavi vardı insanı büyüleyen cinsten. Fotoğraflara bakınca bile az çok tahmin edersiniz.
Sonra insan bakıp bakıp düşünmeden edemiyor ne güzel anlatmış aslında ‘Atam ağaç kesilmeyecek köşk yürüyecek’ derken… Doğanın kıymetini şimdi bakıyorum da cayır cayır ya yanıyor ya kesiliyor tüm bir ormanlar....
Gelelim meşhur hikayeye neden yürüyen köşk?
Atatürk'ün beğendiği bir çınar ağacının altına yapılmasını istediği köşk, tamamlandığında ağacın dalıyla kesişince, köşk çınara zarar vermemek için yaklaşık 5 metre ileri taşınmıştı. Atatürk'ün "Dal kesilmeyecek, köşk yürüyecek" talimatıyla taşınan köşk, bu nedenle Yürüyen Köşk olarak anılıyor
Köşk, Kültür Bakanlığı Gayrimenkul Eski Eserler ve Anıtlar Yüksek Kurulu kararı ile korunması gerekli Kültür ve Tabiat Varlıkları arasında sayılmış ve tescili yapılmıştır. 2006 yılında, Yalova Belediyesi tarafından restorasyonu yapılarak ziyaretçilere açılmıştır.
Görmeyenler varsa umarım yolunuz düşer.
Yorum Yazın
Facebook Yorum