Ulusumuzun tüm birimleri teslim olmuş, orduları dağıtılmış, padişahın sesi çıkmaz olmuş, İngiltere’ye gitmek için ülkemizin altınlarını da alarak gemiye binip kaçacak, zaten beklenen buydu.
Tüm itilaf devletleri ve yardımcıları boğazlarımızdan girip, ülkemize kara bulut gibi üşüştüler. İşte tam bu sırada bir yiğit buna tahammül edemedi, sırtındaki bütün üniformalı bırakıp, Kurtuluş Savaşının ateşini başlatmak için eski bir vapurla, kıyıdan köşeden Samsun’a vardı.
Artık karşı harekat başlayacaktı, millet bir araya geldi işgalcilere gününü gösterme zamanıydı. Harekat dalga dalga yayıldı, ekmeğini cepheye gönderenler, yüzlerce evladını cepheye yollayıp geri gelmeyenler ve en Çanakkale Savaşı ile dünyanın hafızasına kazınan zafer.
8 yıl sonra İstanbul’a Cumhurbaşkanı olarak dönen sarı saçlı mavi gözlü…
Mekanlarınız cennet olsun, hakkınızı helal edin, yaşayamadınız, biz yaşayalım bu ülke yaşasın diye…
Yorum Yazın
Facebook Yorum