Eskiden çocuklar ağladığında, ağzına meme verirdik ya da emzirir, susmalarını sağlardık. Şimdilerde ise her ağlayan çocuğa telefon veya tablet verip, bir oyun açıp kenara çekiliyoruz. Yapılan bu işlemin ne kadar tehlikeli olduğunu, yıllar geçtikçe daha iyi anlayacağız. Etrafımızda, içine kapanan, anasını kesen, babasını döven, balkondan atlayan çocukları sıkça duymaya başladık. Beyin gelişimini önleyen bu aletler, günümüzde rağbet görse de 8 yaşından önce çocuklara verilmemesi gerekiyor. 3 yaşına kadar olan süreçte beyin, tüm gelişmelerini tamamlayıp her bilgiyi almaya başlarken, kötü oyunlar ve uygulamalar maalesef çocuklarımızı birer robot hâline getiriyor.
Annelerin ve babaların övündüklerine aldanmayın: “Oğlum telefonu öttürüyor, kızım tablette her oyunu buluyor ve oynuyor” gibi ifadeler, çok acı ve kötü bir sona işaret ediyor. Çocuklarımıza kitap sevgisi öğretilmedikçe başarı yakalanamaz. Okumak beyni geliştirir. İnternet, doğru kullanıldığında faydalı olabilir; ancak oyunlarla geçirecek zamanımız yok. Eğitim durma noktasına geldi, insanlar hırçın, kavgacı, acımasız ve merhametsiz hâle geldi. Örf ve adetler yok oldu, kültür tükendi. O güzelim türkülerimiz, sanat müziklerimiz unutuldu.
Bir ulusu yok etmek isterseniz, önce onun kültürünü, saygısını ve sevgisini yok etmeniz gerekir. Emperyalist ülkeler de aynen bunu yapıyor ülkemizde. Okullarımızda eğitim maalesef durdu, öğretim ise sıfır. Okullarda bir karmaşa yaşanıyor; okul müdürüne saldıran, öğretmenini bıçaklayan, silah bulup sınıf arkadaşlarını vuran birçok olay var. “Eskiden” diye başlarken çok üzülüyorum. Her şey daha güzeldi; saygı, sevgi, adab-ı muaşeret kuralları vardı. Yurttaşlık bilgisi vardı, şimdilerde ise matematiği bile seçmeli ders olarak sunan Millî Eğitim'e ne demeli? Her yere içi boş Anadolu liseleri açmakla bilim insanı, her yere imam hatip okulları açmakla din insanı yetiştirilemez. Önce ahlak, sonra gelenek şart.
Saygılarımla.
Yorum Yazın
Facebook Yorum