Bir çam, sadece bir ağaç değildir; emektir, bilgelik ve var oluşun sembolü, yaşamın ta kendisidir. Bir hektar çam ormanının 30 ton oksijen ürettiği bilgisinden yola çıkarsak, şu an İkizköy, Akbelen Ormanı’nda, hükümet desteğiyle ciğerlerimizi kesiyorlar. Öte yandan, Cudi Dağı’nda çıkan yangına müdahale edilmesine izin verilmiyor.
Burada meydana gelen benzer olayların altında da kapitalist hedefler yatmakta. Akbelen Ormanı’nda kömür ocağı kurmak isteyen maden şirketi, sermaye planlamasının bir kısmını da hükümet desteği almak için ayırmış olacak ki zaten tüm ihalelerde olduğu gibi burada da parayı veren düdüğü çaldı. Çalınan düdük ise emeğini, yaşamını, aldığı nefesi ve geleceğini korumaya çalışan köylülere karşıydı!
Cebine biraz daha fazla para girsin diye, doğa katliamı yapabilecek kadar gözü dönen maden şirketleri, günlük 600 TL’ye ağaç kestirirken, direnen köylülere müdahale eden kolluk kuvvetleri de bu insanlık suçunun bir parçası oluyor. İkizköy’de bir savaş yaşanıyor ve bir savaşta, halk kendi toprağını, kendi jandarmasına karşı korumaya çalışıyorsa o halde sorun çok büyük demektir.
Muğla- İkizköy’de yaşanan bu olay için direniş sürerken, kayıtsız kalmak mümkün değil. Ormanların yok edilmesi, yakın gelecekte korkunç bir iklim krizine yol açacak ve bu hızla giderse; zaten kendini göstermekte olan kuraklık ivedilikle artıp yaşamımızın her alanında hissedilecek. Bugün Muğla’da yaşanan bu olayın aynısı, yarın Mersin’de öbür gün Antalya’da ve ülkenin her yerinde yaşanacak. Çünkü bunu meşrulaştırarak önünü açan bir hükümetle karşı karşıyayız.
Ciğerlerimizin ve geleceğimizin satılmasına göz yummamak için yeni yasa teklifleri hazırlanması gerekir. Hukukçuların bu konuya acilen el atması şart! Mevcut durumun, kamu davasına dönüştürülmesi ve mahkemelere taşınması, bu suçu kitabına uydurmaya çalışanlara karşı resmi bir tepki olacaktır. Üstelik ağaç kesmenin daha ciddi yaptırımlarının olmasına dair de yasa teklifleri düzenlenmeli ve bu konuda da halk, ayrıca direnmeli. Bir ağacın kesilmesi, bir insan öldürmekle eşdeğer olarak yargılanmadığı sürece, bu olayların ardı arkası kesilmeyecek ama oksijenimiz kesilecek!
Yorum Yazın
Facebook Yorum