Şu ana kadar Türkiye'de gördüğüm sayısız koylar arasında açık ara farkla en gizemli en büyüleyici koy diyebilirim. Daha önce gördüğüm hiçbir yere benzemiyor!
Ben her ne kadar Turkuaz Koy diye adlandırmak istesem de halk arasında Kral Koyu ya da Delik Deniz olarak biliniyor.
Antalya'dan Mersin istikametinde Gazipaşa’ya geldiğinizde yolun sağında Antiochia Ad Cragum yazan tabeladan içeri girmeniz gerekiyor. Google Maps’de kral koyu yazdığınızda çıkıyor, rahatlıkla bulabilirsiniz.
Koyun yüzlerce yıllık geçmişi var Antiochia Ad Cragum antik kentinin içinde yer alıyor Koy'a inerken hala kazı çalışmaları devam ettiğini görebilirsiniz. Başınızı yukarı kaldırdığınız da koyun etrafında ki dağlarda kale surlarının kalıntılarını da net görmeniz mümkün. Kral Antiochos burada yüzmüş olmasından dolayı da Kral Koyu olarak adlandırılmış. Kral da oldukça zevkli adammış demeden alamıyorum kendimi..
Son yıllarda popülerliği artmış olsa da ismini bilip hala yolu düşmemişlere sesleniyorum gidin görün keyfini önce siz çıkarın sonra yoğun yabancı bir kalabalıkla karşı karşıya kalıyorsunuz..
Rengi tam bir turkuaz kayaların altından çıkan kaynak suları da tatlı bir serinlik katmış suya.
Hani bazı yerlerin farklı bir enerjisi olur pozitif duygular kaplar içinizi bir an da dinlenmiş rahatlamış huzurlu hissedersiniz. Hehh tam anlamıyla böyle bir yerdesiniz! İnanılmaz bir enerjisi vardı ki kendinizi anlamsız bir şekilde acayip mutlu hissediyorsunuz. "Bu kısmı yazarken o anı anımsıyorum yüzümde ki özlem dolu tebessümü görmeniz gerek! " Suyun serinliği eşsiz berrak turkuazı su'dan bir türlü çıkmamak isteği! Tılsımlı bir koy olmalı..
Güzelliklere ulaşmak kolay olsaydı güzel olmazdı! Hani derler bir yerin yolu ne kadar zorluysa sonu o kadar iyidir. Tam da öyle bir yoldan devam ediyorsunuz. Antiochia Ad Cragum antik kentinden geçiyor büyüleyici bir mavi manzara yol boyu size eşlik ediyor. Yol virajlı stabilize bir taraf mavi bir uçurum bu sizi endişelendirmesin dikkatli her sürücü rahatlıkla bu yoldan geçer.
Muz bahçeleri içinde diğer tarafta masmavi Akdeniz manzarası eşliğinde yolun bittiği belli bir noktaya kadar geliyorsunuz. Burada araç park ücreti, tesis ve benzeri de hiçbir şey yok yanınızda mutlaka yiyecek içecek birşeyler getirmelisiniz. Aracı park ettikten sonra yaklaşık 10-15 dakika kadar dik bir patikadan aşağı doğru inmeniz gerekiyor burada ayağınızda spor ayakkabı olmasını öneririm parmak arası terliklerimle inişte çok zorlanmıştım. Sonra manzara karşısında büyülenmiş gibi o patika hiç gözümde büyümedi bile nasıl indim anlayamadım çünkü aşağıda ki manzarayı gördükçe acayip mutluyum..
Ayrıca küçük çocuklarla da gelmek bu patikadan inişte tehlikeli olabileceğini söylemekte yarar var.
Koy'a indikten sonra bir anda kendinizi suya bırakma isteği uyanıyor etkileyici bir havası var. Suyun turkuaz berraklığı karşınızda dağın ortasında dev bir delik sonsuz maviliğe açılan kapı misali.
Şaşkınlığımı gizleyemiyorum sanki dev bir yüzme havuzundayım. Suyun altında taşları bu kadar net gördüğüm başka bir su hatırlayamıyorum. Suyun içinde ki irili ufaklı kayalar suya atlamayı sevenler için muazzam biz bir süre o kayalardan atladık inanılmaz keyifliydi.
Bu arada belirtmeliyim ki bir kumsalı yok kayalar arasında ki küçük düzlüklere yada bazı kayalara seriliyorsunuz. Çok fazla gölgelikte beklemeyin ama bunlar emin olun hiç sorun olmayacak biraz iddialı belki ama gidip görünce anlayacaksınız.
Zamanın nasıl geçtiğini anlayamadığım doğa harikası koylardan biri Kral Koyu'ndan sizin için birkaç kare bırakıyorum, iniş yolu ve koyun diğer videoları için Instagram sayfam @mavivlogger da Turkuaz koy başlıkta izleyebilirsiniz.
Bir sonra ki yazımda en az kral koy kadar farklı pek bilinmeyen aşık olunası bir koyu daha sizlere anlatıyor olacağım.
Yolunuz Alanya'ya düşerse yakın ilçesi Gazipaşa’ya gelip bu tarihle doğanın muazzam uyumunu ve bu turkuaz koyu görmeden gitmeyin emin olun değecek..
Taşı toprağı suyu her bir köşesi cennet bir ülkede yaşıyoruz. Keşfettikçe bir kez daha anlıyoruz yeryüzünde ki cennetimizi...
Yorum Yazın
Facebook Yorum