Teknoloji çağındayız, iletişim çağındayız diyoruz.
Çok işlevli telefonlara ve telefonlarda, evde işyerinde sınırsız internete sahibiz. En büyük korkumuz telefonumuzun şarjının bitmesi veya internetin çekmemesi. Bazen gidilmesi gereken yere bu sorun sebebi ile gitmediğimiz bile oluyor. Hatta bununla ilgili bir fobi bile oluşmuş durumda; Netlessfobi: Dijital Çağın Hastalığı İnternetsiz Kalma Korkusu…
İnternetten alış veriş yapıyoruz, gösteriş yapıyoruz, eğitim alıyoruz, öğreniyoruz, öğretiyoruz, eğleniyoruz, reklam yapıyoruz, bazen de ticaret yapıyoruz. İnternetin dünyayı bize bu kadar küçültmesi şaşırtıcı bir durum değil. İnternetin yaygınlaşması ile birlikte dünyanın bize küresel köy gibi göründüğü gerçeğini inkar edemeyiz.
İletişim kanallarının artmasında esas amaç neydi?
Kişilerin birbirleri ile hızlı iletişimi yani haber alma ve vermesi…Teknolojik olarak bu seviyedeyiz. Ya bireysel olarak iletişime açık mıyız?
İletişimin tarihini bakacak olursak, duman, telgraf, mektup, telefon, mail, şimdi artık whatsapp…
Anlık iletişim boyutuna geldik…
Gruplar kuruyoruz anlık iletişim halinde olabilmek için, haberleşmek için, bilgi akışı için ….
Bazen de hatalara yer vermemek için…
Peki biz ne kadar iletişime açığız?
Aklı fazla olan telefonlarımızla sürekli sanal alemdeyiz, izliyoruz, ekran kaydırıyoruz, bakıyoruz ama tepki vermiyoruz. Görüyormuş gibi yapıyoruz. Sesimizi çıkarmadan öylece izliyoruz. Sosyal medya tamam…
Ya whatsapp grupları; ne için kurmuştuk o grupları,
Yönetici tarafından sadece bilgi verilmek amaçlı açılan gruplar için sorun yok.
İletişim, karşılıklı paylaşım, etkileşim için kurulan gruplar gerçekten şaka gibi.
Üniversitede öğrenci sınıf grubumuz var, bilgilendirme ve etkileşim amacı ile kurulmuş. Dersin hocası, dersle ilgili bir paylaşım yaptırtıyor, Okuyan yok, biri ders ile ilgili bir şey soruyor, bildiği halde cevap veren yok bir de grup sessize alınıyor öyle bir grupta olduğunu unutanlar oluyor.
Ya da o grupta herkesi ilgilendiren bir olay var, toplantı, yapılacak bir etkinlik, alınacak bir karar üzerine paylaşım yapıldıktan sonra ilgili kişilerin okumasına rağmen tepki veren yok.
Çok merak ediyorum geri bildirim yapmak, haber vermek, katılamayacağını belirtmek veya durumunu açıklamak bu kadar zor mu? İletişim aracın yani telefonun elinde sürekli, hadi aramıyorsun- arayamıyorsun geri bildirimini bir şekilde yap. Geri bildirim yap ki diğer insanlarda grup içerisinde ona göre çalışmalarını ayarlasınlar. Hadi yazmadın-yazamadın emojilerle anlat kendini 2 saniye sürecek en fazla
İçerisinde olduğum tüm gruplar böyle, arkadaşlarımla sohbet içerisinde de başka bir yerdeyken de herkesin birbirinde şikayetçi olduğu durum bu.
“İletişim çağında iletişimsizlik” diyeceğim buna. Oysa ki büyük paralar ödeyerek aldığımız fazla akıllı telefonlarımız iletişim içindi. Biz olanı biteni sadece uzaktan seyredelim, oralarda olalım ama bir şeye katkımız olmasın diye değil.
Suskunluk sarmalı içerisinde miyiz, cevap vermekten korkuyor muyuz, sadece izlemeyi mi seviyoruz, cevap verdiğimizde herhangi farklı bir durum mu oluşuyor yoksa önemsemiyor muyuz? O kısmı en iyi kendimiz biliriz.
İletişimden korkmadığımız, birbirimizi yanlış anlamadığımız, karşılıklı iletişim içerisinde yenilikler üreteceğimiz günlere…
Saygılarımla;
Süreyya KOCADAĞ
Sosyolog
Uzm. Aile Danışmanı- Dikkat Eğitmeni
Yorum Yazın
Facebook Yorum