Birine karşı nefret beslemek, insana ağır bir yük getirir. Bu yük, yalnızca ruh halimizi bozmakla kalmaz, aynı zamanda kalbimizin saflığını da zedeler. İşte bu noktada, bize zarar veren veya sevmediğimiz insanlara hayır duası etmek, ruhumuzu bu yükten kurtarmanın en etkili yollarından biridir.
Öncelikle, bir insana hayır duası etmek, o kişiyi affetme sürecinin başlangıcıdır. Affetmek, Allah'ın (Celle Celaluhu) bize emrettiği büyük bir erdemdir. Peygamber Efendimiz (s.a.v.)'in hayatında da bize bu konuda birçok örnek sunulmuştur. O, kendisine kötülük yapanları bile affetmiş ve onlar için hayır dualar etmiştir. Çünkü O, kin ve nefretin insanı içten içe kemiren bir zehir olduğunu çok iyi biliyordu.
Nefret ettiğimiz insanlara dua etmek, öncelikle kendimize iyilik yapmaktır. Çünkü bu davranış, nefretin içimizde kök salmasını engeller ve yerine merhamet, hoşgörü gibi olumlu duyguları yeşertir. Dua ederken, karşımızdaki insanın da Allah’ın (Celle Celaluhu) bir kulu olduğunu, onun da hatalar yapabileceğini ve tıpkı bizim gibi Allah’ın rahmetine muhtaç olduğunu unutmamalıyız.
Diğer yandan, dua etmek, nefretin yerine sevgiyi koymamıza yardımcı olur. Belki de hayır duası ettiğimiz kişi, bir gün gerçekten bu duaların bereketini yaşar ve hatalarından döner. Bu, yalnızca onun için değil, bizim için de büyük bir kazançtır. Çünkü bu durumda bizler, kin ve nefret yerine sevgi ve affetmeyi tercih eden, yüce gönüllü birer insan olmayı başarmış oluruz.
Sonuç olarak, nefret ettiğimiz insanlara hayır duası etmek, yalnızca o kişilere değil, en çok da kendimize yaptığımız bir iyiliktir. Kalplerimizi temizlemek, ruhumuzu arındırmak ve Allah’ın rızasını kazanmak için nefretin yerine duayı koymalı, karşımızdakilere merhametle yaklaşmalıyız. Unutmayalım ki, biz affettiğimiz sürece Allah da (Celle Celaluhu) bizi affeder.
Yorum Yazın
Facebook Yorum