Merhaba sevgili okuyucularım, bildim bileli Mersin’de sivil toplum kuruluşları (STK'lar) sık sık toplanır ve proje üretmek için bir araya gelir. Ancak amaç bir türlü anlaşılamıyor. Acaba gerçekten bir şeyler mi yapılmak isteniyor, yoksa sadece dostlar görsün diye mi? Bana sorarsanız, durum “dostlar alışverişte görsün” meselesine benziyor. Kent dinamikleri sık sık toplanır, bir araya gelir; sonuçta yemekler yenir, sohbetler yapılır... "Sepet koluna, herkes yoluna" misali.
Unutmadan belirtmeliyim ki, bu tür toplantıların ardından çoğu kez geniş çaplı plaket törenleri düzenlenir ki bu gerçekten komik bir durumdur. Amaç, kendilerini tatmin etmek. Ortada somut bir iş yapılmadığı halde, "yeniden görüşelim" denilerek toplantılar sona erer ve aynı döngü devam eder.
Mersin, Türkiye'nin en çok derneğe sahip kentlerinden biri. Her sokakta, her caddede ve çıkmazlarda dernek tabelalarına rastlamak mümkün. Ancak bunların çoğu göstermelik ve hatta bazıları kumarhane tarzında tabela dernekleri. Bu derneklerin kendilerine kartvizit bastırmış başkanları ve yönetimleri var. Hepsinin cebinde kendilerini önemli biriymiş gibi gösteren kartvizitlerle dolu. Ne yazık ki bu kişilerin çoğu vasıfsız ve kendilerine bile faydası yok. Zaman zaman kent protokolünü ziyaret ederek kendilerini tanıtmaya çalışırlar. Elbette inanan da inanır.
İddia oyunlarına gelirsek; bunların sayısı giderek artıyor. Gençleri zehirleyip ceplerindeki parayı aldıkça onları kötü bir kumara yönlendiriyorlar ve sonuç hüsran oluyor. Bu iddia işletmelerinin çoğu, adeta para satıcılığı (tefecilik) mesleğine dönüşmüş gibi görünüyor. Burada Mersin Emniyet Teşkilatına büyük görev düşüyor. Sıkı denetim ve baskınlar, bu önemli sorunu çözmek için etkili olacaktır, görüşündeyim.
Saygılarımla.
Yorum Yazın
Facebook Yorum