Aktif basketbol kariyerini sonlandıran Sinan Güler, tecrübesini genç sporculara aktararak onları profesyonel hayata hazırlıyor.
Basketbol Süper Ligi’nde Beşiktaş, A. Efes, Galatasaray, Fenerbahçe ve Darüşşafaka formaları giymiş olan eski milli basketbolcu Sinan Güler, aktif basketbol hayatını sonlandırmasının ardından gençlerin spora ulaşması noktasında da önemli rol oynuyor. Güler ailesi olarak basketbol birikimlerini ve basketbolun içinde bulunan değerleri insanlarla paylaşacak ortamlar oluşturmak istediklerini aktaran Sinan Güler, “Çeşitli alanlarda sosyal etkisi olan ve normal basketbol yeteneklerini ön plana çıkarmaya çalıştığımız etkinlikler yapıyoruz. Aslında belli bir noktada bu basketbol kariyerim devam ederken başladığımız bir proje oldu. Ağabeyimle beraber çocukken gittiğimiz yaz kamplarından örnek alarak, ülkemizdeki sporcuların hem spora erişimini sağlayabilecek hem de sporun içerisinden alabilecekleri derslerle kendi hayatlarında kullanabilecekleri öğeleri paylaşabileceğimiz ortamlar oluşturuyoruz. Bu da basketbol sayesinde biriktirdiğimiz tecrübeyi ve imkanları ulaşabildiğimiz herkesle paylaşacak etkinlikler düzenlemekle bağlanabiliyor” ifadelerini kullandı.
“Esas misyonumuz sporun güzelliklerini insanlarla paylaşmak”
Güler Legacy oluşumundan ve bu oluşumun amacından da bahseden eski milli basketbolcu, “Esas misyonumuz sporun güzelliklerini, takım oyunu içerisinde bulunan değerleri, teknolojik imkanları da en üst seviyede kullanarak insanlarla paylaşmak. Aslında bir sosyal girişim. Burada ilk senemizden itibaren ülkemizin spor imkanlarının kısıtlı olduğu bölgelerden sporcuları davet ettiğimiz ve onları, imkanları olan çocuklarla bir araya getirdiğimizde basketbolun evrensel dilini, birleştirici gücünü ortaya koymalarını ve bunu keşfetmelerini sağladığımız etkinlikler düzenliyoruz. Basketbol kamplarımızda da temel basketbol eğitimiyle alakalı bilgileri 5 günlük bir paket program içerisinde verip, bu programla kendi kariyerlerini devam ettirebilecek ortamlara girebilsinler istiyoruz. Hedeflerimizin en önemli noktalarından bir tanesi de genç sporcuların, profesyonel kariyer hırslarına girmeden kendi hayatlarında fayda sağlayabilecek, bunu basketbolun içerisinde yapabileceklerse bundan tabii ki de beslenecek” şeklinde konuştu.
“Kamplarımızda ailecek bilgi ve birikimlerimizi paylaşacağımız ortamlar oluşturuyoruz”
Sinan Güler, Güler Legacy olarak bu sene 12. kamplarını düzenlediklerine dikkat çekerek, “Bu sene 1-6 Temmuz ve 7-12 Temmuz tarihlerinde iki ayrı seansımız olacak. Bizim kamplarımız için en özel olan taraf, spor imkanı olmayan yerlerden sporcuları davet etmek. Bu sene de iki kampa toplam 30 sporcuyu İstanbul’a davet ediyoruz, ücretsiz şekilde. Ama aynı zamanda İngiltere’den de sporcunun katıldığı, muhtemelen Fransa’dan da bir sporcunun katılacağı ve Türkiye’nin çeşitli yerlerinden sporcuların katıldığı bir basketbol kampı yapıyoruz. Kamplarımızın birinci önemli özelliği ailecek bilgi ve birikimlerimizi paylaşacağımız ortamlar oluşturuyoruz. Aynı zamanda kendi ağımızdaki antrenörlerin ve sporcuların dahil olup kendi tecrübelerini paylaştığı imkanlar oluyor. Diğer bir özelliğimiz, hem velilerle hem sporcularla bir araya gelerek onların kariyer tasarlama sürecinde karşılaşabileceği zorluklarla alakalı sohbetler düzenliyoruz. Bu sohbetleri düzenlerken hem basketbol endüstrisinde tecrübeli bireyleri kullanmaya çalışıyoruz hem de bizim ekibimizden yetişmiş, kampımıza burslu bir sporcu olarak gelip, daha sonra spor psikolojisi alanında uzmanlaşmış arkadaşlarımızı kullanıyoruz. Yine sporculara beslenme, farkındalık gibi sporun içerisinde faydalanabilecek alanları kullanabilecek eğitimler veriyoruz. Son olarak da ABD’li bir performans antrenörünü kampımızda belli bir süre bulunduruyoruz. Orada da çocukların en çok yorulduğu ama aynı zamanda en sevdiği anları yaşatıyoruz. Önümüzdeki 1-2 hafta içinde burs başvurularını kapatıyoruz. Şu anda 30 burs başvurusuna, 80’i aşan burs başvurusu gelmiş. Toplamda kampımıza 100 sporcu katılıyor. Kayıtlarımız da hızlı şekilde devam ediyor. Temmuz ayının başında biz zaten ailecek Özyeğin Üniversitesi’ndeyiz” ifadelerini kullandı.
“Basketbolu ve gelişen 3x3 basketbolu düşünerek hareket ediyoruz”
Boly uygulamasıyla ilgili de konuşan Güler, “Boly aslında oyunlaştırma derneği GamFed’in bir etkinliğinde ortaya çıkmış ve genç üniversiteli arkadaşlarla bir araya gelip bir fikir üzerinden, sporun erişimini destekleyebilecek, aynı zamanda da profesyonel olmayan sporları, bir çatı altında, kitlelerin bir araya gelebileceği bir ortamda buluşturmak amacıyla yola çıktı. Burada basketbolu ve büyüyüp gelişen 3x3 basketbolu düşünerek hareket ediyoruz. Dijital bir ortamda sahadaki maçı, etkileşimi bira daha kayda alabilecekleri ortamlar oluşturmak istiyoruz kitlemiz için” cümlelerine yer verdi.
“Profesyonel kariyerde yol alabilmek, ciddi bir özveri ve adanmışlık gerektiriyor”
Sinan Güler, profesyonel bir spor hayatı hedefleyen gençlere ise şu mesajla seslendi:
“Herhangi bir profesyonel kariyerde yol alabilmek, ciddi bir özveri ve adanmışlık gerektiriyor. Ardından o özverinin peşinde koşmak, meraklı olmak.. Bunu basketbol odaklı düşündüğümüzde de benim kariyerim adına en çok faydalandığım şeylerden bir tanesi, beğendiğim oyuncuların bana yarayabilecek özelliklerini çalışarak belli yeteneklere ulaşabildim. Rekabete girmekten kaçınmamak gerekiyor. Rekabet ortamlarında kazanmak kadar kaybetmek de olduğu için ve kaybetmek de en büyük öğreticilerimizden biri.. Hem kaybetmek hem de hatalardan öğrenmeye başlamak bireyin konfor alanından çıkması için faydalı bir ortam.”
Yorum Yazın