TÜRSAB Doğu Karadeniz Bölge Başkanı Volkan Kantarcı, "Son iki yıldır arttırılmadığı düşünüldüğünde, yurt dışı çıkış harcının artmasını normal karşılayabiliriz ama tabii ki dört beş kat veya on kat artması normal değil, doğru olmayacaktır" dedi.
TÜRSAB Doğu Karadeniz Bölge Başkanı Volkan Kantarcı, dünyada vatandaşlarından yurt dışı çıkış harcı alan az sayıda ülke olduğunu belirterek, son iki yıldır yurt dışı harcının arttırılmadığını söyledi. Yurt dışı harcının arttırılmasının normal karşılanabileceğini kaydeden Kantarcı, "Yurt dışı çıkış harç ücretinin artması ile ilgili olarak son günlerde basında ve sosyal medyada sıkça haberler okuyoruz. Konu ile ilgili olarak birkaç gün önce, Gelir İdaresi Başkanlığının bir açıklaması oldu. Açıklamada çıkış harcının, yurt dışına çıkış tarihinde yürürlükte bulunan tutarlar üzerinden ödenmesi gerektiğini hatırlatıldı, zam yapılıp yapılmayacağına yönelik bir ifadeleri olmadı. Sıkça konuşulan, değerlendirilen ise bayram sonrası yeni vergi paketiyle ek ve yeni vergilere yurt dışı çıkış harcının arttırılmasının ekleneceği yönünde. Son iki yıldır arttırılmadığı düşünüldüğünde, yurt dışı çıkış harcının artmasını normal karşılayabiliriz ama tabii ki dört beş kat veya on kat artması normal değil, doğru olmayacaktır. Dünyada vatandaşlarından yurt dışı çıkış harcı alan az sayıda ülke var. Bunlardaki uygulamaların çoğu bizdekinden farklı. Avustralya’daki uygulamada yolcu seyahat harcı olarak yaklaşık 40 dolar olan ücret uçak biletine ekleniyor. Japonya’daki tutar ise yaklaşık 6 dolar, bu tutar yurt dışına çıkan her yolcunun uçak biletine ekleniyor. İngiltere’de alınan uçak biletlerine ek ücret, havayolu yolcu vergisi olarak uçuşların mesafesine göre ekleniyor. Bu tutar kısa mesafede az uzun mesafelerde ise fazla oluyor. Almanya’daki uygulama da benzer, uçuş mesafesine göre az ya da çok vergiler ekleniyor. Bizdeki gibi herkesten aynı ücretin alındığı yurt dışı çıkış harcı uygulaması komşu ülke İran’da var, İran vatandaşları yurt dışına çıkarken yaklaşık 8 dolar tutarında harcı ödüyorlar" şeklinde konuştu.
"Vatandaşlarımıza ve turizm sektörüne olumsuz etkileri olmayacak şekilde planlanmalı"
Değişiklikler ve artışların yıl başında yapılması gerektiğini dile getiren Kantarcı, "Dünya genelindeki uygulamalara bakıldığında, bizde de benzer değişikliklere gidilmesi gerektiğini düşünüyorum. Ve özellikle kara sınır kapılarından geçenlerin aynı harç bedelini ödemesin uygulamada göze batan en büyük yanlış olduğunu düşünüyorum. Sarp Sınırı’na yakın iller ve ilçelerden günübirlik veya sık aralıklarla çıkış yapanlar var. Amerika’ya iş seyahati için giden veya Bali’ye tatile gidenle Kemalpaşa’dan, Hopa’dan günübirlik Batum’a geçen vatandaşımız veya kara yolu ile bin TL karşılığında günübirlik Batum turuna katılan vatandaşımız aynı harç ücretini ödememeli. Bu örnek tüm kara sınır kapıları için geçerli. Havayolu ile yurt dışına çıkanlar için harç ücreti, mesafeye veya uçak bileti tutarına bağlı olarak bilet tutarına eklenebilir, karayolu ile çıkış yapanlar için sabit ve makul bir harç ücreti olabilir. Bölgemizdeki Sarp Sınır Kapısı’ndan Gürcistan’a günübirlik ve konaklamalı çok sayıda turlar çıkmakta, bu turların çoğunluğu Doğu Karadeniz ve Gürcistan aynı tur program içinde birlikte. Diğer kara sınır kapılarından da yurt dışına çıkılan tur paketleri var. Vizesiz yakın coğrafyadaki ülkelere ekonomik uçaklı tur paketleri var. Bir yandan ekonomik sorunların arttığı, diğer yandan Schengen vizesi almanın çok zorlaştığı dönemde, vatandaşlarımızın vize uygulamayan ülkelere düzenlenen uygun tur paketlerine yöneldiği görülmekte. Yılda, belki de üç beş yılda bir kez tatil yapmak, yurt dışına çıkmak için planı yapmış olanlar var. Yapılacak yüksek artış, sezon öncesi rezervasyonları ve satışları yapılmış turları ve vatandaşlarımızı etkileyebilir. Bu tür değişiklikler, artışlar kesinlikle yıl başında yapılması gerekir. Benzer durumu geçmiş yıllarda sezon ortasında arttırılan müze ve ören yeri giriş ücretlerinde de yaşamıştık. Vergi gelirlerini arttırmak amaçlı muhtemel yüksek artışlar, vatandaşlarımıza ve turizm sektörüne olumsuz etkileri olmayacak şekilde planlanmalı. Konu hakkında Ticaret Sanayi Odalarının, TOBB’un, turizm sektöründeki Birliklerin ve kuruluşların, ilgili Bakanlıklara görüş bildireceklerdir diye düşünüyorum" ifadelerini kullandı.
Yorum Yazın