Son dönemde yabancı öğrenciler hedef tahtasına konuldu. Karabük’te Afrika kökenli üniversitelilerin HIV saçtığı yalanı ırkçılığı körükledi, gençler istenmeyen adam ilan edildi. Uzmanlar, "Dünya bu öğrencilerin peşinde, biz ise kovuyoruz. Onları kaçırıp başka ülkeye gitmeye mecbur bırakmak çok büyük hata" diye uyarıyor.
Türkiye Gazetesi’nde yer alan habere göre, eğitim sektörü dünyada büyük bir pazar. Uluslararası öğrenciler üzerinden ülkeler bu pastadan pay kapmaya çalışıyor. Türkiye de uluslararası öğrenci sayısı açısından Avrupa’da ilk beşte, dünyada ise ilk 10’da yer alıyor. Gecikmeli de olsa dünyada yerini almaya başladı. Son verilere göre, Türkiye’de 182 ülkeden 301 bin 694 yabancı öğrenci bulunuyor. Araştırmalara göre, her öğrenci bir yılda yaklaşık 10 bin dolar bırakıyor. Rakam toplamda 3 milyar doları buluyor. ABD 1 milyon uluslararası öğrenciden 40 milyar dolar, İngiltere 600 bin öğrenciden 25 milyar sterlin kazanıyor. Yabancı öğrenci sadece okurken para bırakmıyor daha sonra ticaret yaparken de Türkiye ile bağını sürdürüyor. Uluslararası öğrenciler ülkeler arasındaki ilişkilerin gelişmesine, kamu diplomasisine ve çok boyutlu karşılıklı yarar sağlayan iletişim ağlarının kurulmasına da önemli katkı sağlıyorlar.
Bütün bu müspet durumlara rağmen Türkiye’de uluslararası öğrenciler son dönemlerde birçok kesimin hedefinde. Uluslararası öğrenciler HIV, uyuşturucu ve cinsellik ile zihinlere kodlanarak hedef hâline getirilmek isteniyor. Dünyanın dört bir yanında çeşitli konferanslar yapıp aileler ve çeşitli devlet yetkilileriyle görüşüp onları ikna eden insanların emeğine darbe vuruluyor.
Yanlış yapılıyor
80 ülkeden uluslararası öğrenciye ev sahipliği yapan İbn Haldun Üniversitesinden Uluslararası İlişkiler Daire Başkanı Dr. Enes Yalman, “Yabancı karşıtlığı yükselişte. Asılsız bilgiler üzerinden bu öğrenciler hedef tahtasına oturtuldu. Bu tavır onları ülkemizden kaçırtıyor, başka yerlerde okumaya itiyor. Ancak doğru bir yaklaşım değil, dikkatli olmalıyız. Türkiye stratejik durumu, coğrafi konumu, ekonomik büyüklüğü, nüfusu ve girişimcilik cesareti ile dünyanın tam merkezinde bulunan geçiş köprüsü konumunda. Türkiye’nin bu başarı ivmesi yükseköğretimde de görülmekte. Buna ilaveten Avrupa ve Batı ülkelerine göre Türkiye’nin eğitim maliyetlerdeki avantajı uluslararası öğrenciler için önemli bir cazibe unsuru. Son dönemdeki ekonomik konjonktür de göz önüne alındığında yurt dışından gelecek öğrencilerin her anlamda ekonomiye de pozitif katkı sağlamakta. Bunun farkına vararak hareket etmeliyiz" dedi.
Yorum Yazın