Mersin Üniversitesi (MEÜ), Çukurova bölgesinin ilk deniz canlıları müzesini açmaya hazırlanıyor. İçinde ilk etapta 600’ün üzerinde deniz canlısının yer alacağı müzede, başka hiçbir yerde bulunmayan derin deniz canlılarının yanı sıra ölü olarak Mersin kıyılarına vuran 13,5 metre uzunluğunda ve nesli tükenmekte olan Fin balinası da sergilenecek.
Mersin Üniversitesi, uzun süredir çalışmaları devam eden deniz canlıları müzesini açmak için son aşamaya geldi. Yenişehir Kampüsünde Su Ürünleri Fakültesi akademisyenlerinin çalışmalarıyla şekillenen müzenin kısa bir süre içinde açılması planlanıyor. Müzede, deniz canlılarının yanı sıra öğrenciler için bir eğitim sınıfı da yer alacak. Aynı zamanda bir eğitim merkezi işlevi görecek müzede, popüler deniz canlıları ve balıklar ile çok ender bulunan türler de sergilenecek. Özel işleme tabi tutularak kurutulmuş türlerin yanı sıra fosiller, yunus, köpekbalığı gibi canlıların iskeletleri, kabuklular ve yumuşakçalar ile özel sıvılar içindeki deniz canlıları da müzede görülebilecek. Müzede, kapalı alan dışında bahçede de düzenlemeler yapılarak deniz yaşamının canlıları sergilenecek.
Ayrıca, ölü olarak Su Ürünleri Fakültesine ulaştırılan ve müze önündeki bahçeye gömülen dev balina ile yunuslar ve köpekbalıklarının iskeletleri de topraktan çıkarılarak, yapılacak birleştirme işlemlerinin ardından müzedeki yerini alacak.
"EN KISA SÜREDE MÜZEMİZİ AÇMAYA ÇALIŞACAĞIZ"
Müzedeki son durumu inceleyen Mersin Üniversitesi (MEÜ) Rektörü Erol Yaşar, Su Ürünleri Fakültesi İşleme Teknolojisi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Deniz Ayas'dan bilgiler aldı. İncelemenin ardından gazetecilere açıklamalarda bulunan Rektör Yaşar, bu müzenin uzun yıllar süren çalışmalar sonucunda kurulduğunu söyledi. Deniz canlılarını bölgede yaşayan insanlarla buluşturmak için bu müzeyi oluşturduklarını kaydeden Yaşar, "Denizdeki bu canlıları özellikle öğrencilerin hem görerek yaşamalarını istedik hem de deniz kültürüyle yaşayan kentimizin bunlardan haberdar olmasını istedik. 7 ay önce göreve geldik. Ancak 6 Şubat'ta büyük depremlerle sarsıldık. Bu yüzden bu süreçte hep depremin yaralarını sarmak için çalıştık. Eylül ayında inşallah yüz yüze eğiteme başlayacağız. Burayla ilgile her türlü maddi ve manevi desteği vererek müzemizi en kısa sürede açmaya çalışacağız. Tabi bunun açılması biraz uzun sürdü ancak birçok sebepten dolayı bu durumla karşı karşıya kaldık. Bu müzemizi biz çok önemsiyoruz. Hem üniversitemizin kendi bütçesinden hem de projelerle burayı açmak için her türlü katkıyı vereceğiz" dedi.
Gömülen balinayla ilgilide çalışmalar yaptıklarını belirten Yaşar, "Müzemizin bahçesinde gömülü canlılarımızı hem öğrencilerimizle hem de vatandaşlarla buluşturmak istiyoruz. Bunlarla ilgili alt yapı çalışmamızı yaptık. En kısa sürede onları da çıkartıp, burada sergilemek istiyoruz" şeklinde konuştu.
Yorum Yazın