Yarım asırdır aşk ile dikiş atan terzi, mesleğini devam ettirecek çırak bulamıyor
GENELYarım asırdır aşk ile dikiş atan terzi, mesleğini devam ettirecek çırak bulamıyor
Osmaniye’de yaklaşık 53 yıl önce çırak olarak başladığı mesleğini ilk günkü aşkı ile sürdüren terzi, mesleği öğretecek çırak bulamıyor.
Geçmişte ağırlıklı olarak takım elbise ve pantolon dikimi yapan terzilerin günümüzde tekstil ürünlerinin fabrikalar tarafından üretilmesi sebebiyle şimdilerde fabrikaların yaptığı elbiselerin tamir işiyle uğraşıyor. Osmaniye’de 53 yıldır kişiye özel takım elbise ve pantolon diken Yüksel Gökçek(64) mesleğin son temsilcilerinden biri olarak ilerleyen zamanlarda mesleği sürdürecek yeni kişilerin yetişmemesi sebebiyle bu mesleği devam ettirme şansının olmadığını söyledi.
Büyük firmaların kalıpla çalıştığını ama kendisinin ölçüyle çalıştığını söyleyen Yüksel Gökçek, "1970-1971 yıllarında terzide çıraklığa başladım 8-9 sene kadar çıraklık yaptıktan sonra ondan sonra kalfa olarak çalışmaya başladım. Biz ölçüye göre çalışıyoruz büyük firmalar öyle değil onlar kalıpla çalışıyorlar. Biz müşterimizin ölçüsünü alıp çalışıyoruz 2 sefer 3 sefer provaya yapıyoruz, provayla dikiyoruz. Sadece müşterilerin ölçüsünü alıp dikmiyoruz, prova falan yaparak dikiyoruz. Kendi bedenlerine göre takım elbise bulamayanlar gelip bizlere diktiriyorlar. Hazır giyim daha pahalı geliyor çünkü kumaş biraz fazla gittiğinden kalıbına göre pahalı olduğu için ister istemez terziye yöneliyorlar" dedi
"Gençler hazır giyime yöneliyor bizleri tercih etmiyor"
Gençlerin genelde hazır giyime yöneldiğini söyleyen Yüksel Gökçek, "Ben yaklaşık 5-6 senedir damatlık dikmedim daha önce dikiyordum, geliyorlardı bize ölçüsünü veriyordu, kendi vücuduna göre dikiyorduk ama şu anda yok. Bizim 18-20 yaşında hiç müşterimiz yok. En genç müşterimiz 35-40 yaşında 20 yaşında, 15 yaşında, 18 yaşında hiç müşterimiz yok. Bizim diktiklerimizi beğenmiyorlar hazıra gidiyorlar, giyiyorlar, bakıyorlar kalıbına göre buluyor alıyorlar birde çok dar giyiyor şu anda gençler ondan bizi pek tercih etmiyorlar" dedi.
"Çırak bulamadığımız için bu mesleği sürdürme şansımız yok"
Mesleğine aşık olduğunu ve severek yaptığını söyleyen Yüksel Gökçek, "Benim gibi böyle elbise diken 3-4 tane terzi var. Çırak bulamıyoruz mesela bir iğne lazım oluyor, bir düğme lazım oluyor biz kendimiz gidip alıp geliyoruz, işimizi bırakıp gidiyoruz. Bu meslek en fazla burada Osmaniye’de 2-3 yıl daha devam edebilir, ondan sonra sade tamir işine döneriz, elbise, pantolon dikemeyiz. Çırağımız olsa yetiştiririz, aynı zaman devam ettirirler ama şimdi çırak olmadan devam ettirme şansımız hiç yok. Biz 7-8 arkadaş çalıştığımız zamanlar mesela pantoloncumuz ayrı ceketçimiz ayrıydı mesela bizim biz sadece ustalığını yapardık, onlarda dikerdi. Müşterilerimizle ilgilenirdik ramazan bayramında kurban bayramına 2 ay kala iş almazdık. Çünkü yetiştiremezdik işi yani o kadar işlerimiz yoğundu, çırağımız vardı, her şeyimiz boldu o zaman ama şimdi o imkanlar elimizde yok bizim sonra bu mesleği seveceksin, sevmezsen bu mesleği yapamazsın. Ben mesleğime aşığım, aşık olduğum için de devam ettirmeye çalışıyorum elimden geldiği kadar" dedi.
İlginizi Çekebilir