Tarihi mezarlıkta Birinci Dünya Savaşı’nda oluşan tahribatın izleri siliniyor
KÜLTÜR SANATSELÇUKLU MEYDAN MEZARLIĞI’NDA YÜRÜTÜLEN KAZI VE RESTORASYON ÇALIŞMALARINDA BİRİNCİ DÜNYA SAVAŞINDA OLUŞAN TAHRİBATIN İZLERİ SİLİNİYOR.
Bitlis’in Ahlat ilçesinde bulunan dünyanın en büyük Türk İslam mezarlığı olma özelliğini taşıyan Selçuklu Meydan Mezarlığı’nda yürütülen kazı ve restorasyon çalışmalarında, Birinci Dünya Savaşı’nda oluşan tahribatın izleri siliniyor.
Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO) Dünya Mirası Geçici Listesinde yer alan Selçuklu Meydan Mezarlığı’nda Kültür ve Turizm Bakanlığının izni ve mali desteğiyle Van YYÜ Sanat Tarihi Bölümü Dr. Öğretim Üyesi Mehmet Kulaz başkanlığında yürütülen kazı ve restorasyon çalışmalarında mezarlığın tam ortasından geçen ve birinci dünya savaşında Ahlat-Tatvan yolu olarak kullanılan yolun oluşturduğu tahribatların izleri siliniyor. Birinci Dünya Savaşı sırasında mezarlığın ortasından geçen 470 metre uzunluğundaki yol nedeniyle tahribata uğrayan sandukalı, şahideli ve akıt denilen oda mezarların restore edilerek tahribatı gideriliyor.
Birinci Dünya Savaşı’nda Ahlat-Tatvan kara yolu olarak kullanıldığı ve büyük tahribata uğrayan alanda kazı ve restorasyon çalışmalarına ağırlık verdiklerini belirten Ahlat Selçuklu Meydan Mezarlığı ve Eski Ahlat Şehri Kazı Başkanı Dr. Öğretim Üyesi Mehmet Kulaz, “2024 yılı sezonu içerisinde yoğun olarak çalıştığımız alan Birinci Dünya Savaşı sırasında Ahlat-Tatvan yolu olarak kullanılan alanda rehabilite çalışması gerçekleştirmektir. Bu alan Birinci Dünya Savaşı sırasında yol olarak kullanılmış ve bu yolun 470 metrelik kısmı mezarlığın içinden geçirilmiş. Bu yol yapımı sırasında tabi yüzlerce şahide ve sanduka tahribat görmüş, bununla beraber mezarlıkta bulunan bazı yer altı oda mezarları (bu yörede onlara akıt deniliyor) da tahribattan nasibini almış. Bizimde 2023 yılından itibaren çalışma önceliğimiz, Birinci Dünya Savaşı sırasında oluşan tahribatı gidermek, rehabilite etmektir. Bu senede bu çalışma devam ediyor ve ağustos ayı içerisinde bu çalışmayı bitirmeyi düşünüyoruz. Bu çalışmalarda şahide ve sandukalarda kırıkları yapıştırma, birleştirme, blokaj gibi işlemler yapıldı. Bunun yanı sıra zemin düzeltme yapıldı, zemin düzeltme sırasında yüzey toprağı alındı. Yüzey toprağı alınırken yeni mezarlarda ortaya çıkıyor. Bu mezarların yüzde 60-70’i çocuk mezarlarından oluşuyor. Bu yeni ortaya çıkan çocuk mezarlarında eğer varsa tahribatlar giderildi, müdahale edildi ve eski konumlarına getirildi. Bu çalışmalar esnasında sadece şahide ve sandukalara müdahale etmedik ayrıca tonoz örtülü akıt, yani yer altı oda mezarlarının da restorasyonunu yapmaya çalıştık. Bu 470 metrelik alanın tamamında ne kadar tahribat varsa müdahale etmeye çalıştık. Yer altı oda mezarlarında restorasyon gerçekleştirdik, yıkılmak üzere olan duvarlarıyla üst örtüsüyle yapıları öncelikli olarak sağlamlaştırdık. İhata duvarları Kültür ve Turizm Bakanlığının destekleriyle yapıldı. Bizde orijinal durumlarını göz önüne alarak mezar taşlarını özgün konumlarına getirmeye çalışıyoruz” dedi.
İlginizi Çekebilir