© Tanık Haber

Kendimi ölüme bıraktım

Hatay'da çok sık deprem olduğu için sarsıntılarla yaşamayı öğrenmişti. Fakat 6 Şubat'ta yaşadığı bundan öncekilerin hiçbirine benzemiyordu. "Kıyamet günü olduğunu düşündüm ve kendimi ölüme bıraktım" diyen Yeşim Turunç, enkazdan annesiyle birlikte çıkmayı başardı. Ancak babası ve kardeşi artık hayatta değildi. Yaşadıkları nedeniyle hayatının bittiğini söyleyen genç kız, “Ancak annem için tek bir isteğim var” diyor.

 Yeşim Turunç, 1991 yılında Hatay’ın Samandağ ilçesinde doğdu. Annesi ev hanımı, babası oto boyacısı olan Yeşim’in bir erkek kardeşi, bir de abisi vardı. İlk, orta ve lise eğitimini Hatay’da tamamlayan genç kız, sadece üniversite eğitimi için şehirden ayrılmıştı. Muğla’da bulunan Sıtkı Koçman Üniversitesi’nde sosyoloji bölümünde okuyan Yeşim, sonrasında Hatay’a döndü ve sağlık sektöründe çalışmaya başladı. Yeşim’in ailesi ve sevdikleriyle çok mutlu bir hayatı vardı. Ta ki 6 Şubat 2023 yılına kadar… Geçen yıl yaşanan Kahramanmaraş merkezli iki deprem 11 ilde büyük yıkıma neden oldu ve tüm Türkiye'yi sarstı. Ancak bu depremlerde en fazla yıkıma uğrayan kent Hatay oldu. Hatay’da çok sık deprem oluyordu. Bu nedenle Yeşim depremle yaşamayı öğrenmişti. Fakat 6 Şubat’ta yaşadığı deprem bundan öncekilerin hiçbirine benzemiyordu. Yeşim, 6 Şubat gününü şöyle anlattı:

 

 "Annem, babam, ben ve erkek kardeşim Çiğdem Apartmanı’nın birinci katında oturuyorduk. Deprem saat 04.00 gibi hafif sarsıntılarla başladı. Hiç korkmadım, diğerleri gibi geçecek diye düşündüm. Ancak öyle olmadı, bitmiyordu. Daha önce bu kadar uzun süren bir deprem yaşamamıştım. Hiç yerimden kalkmadım. Ailemde de bir ses gelmiyordu. Sessiz bir şekilde yerimde kalmaya devam ettim. Fakat deprem şiddetini iyice artırdı. Yukarıdan aşağıya, soldan sağa hiç tahmin edemeyeceğim şekilde sallamaya başladı. Odamdaki aynalı şifonyerim düşüp kırıldı. Ben yatakta yüz üstü şekilde yatmaya devam ettim. Sonra birden çok daha büyük bir gürültü oldu. O gürültüyle beraber birden hızlı bir şekilde zemine doğru kaydığımı hatırlıyorum. O anda bugünün kıyamet günü olduğunu düşündüm ve kendimi ölüme bıraktım."

‘ANNEMİN DUA ETTİĞİNİ DUYDUM’

Yeşim, o anda öleceğini düşünmüştü ancak yaşıyordu. Üzerinde tavan vardı. Her yer toz bulutuydu ve baskın bir gaz kokusu hâkimdi. Bir taraftan hâlâ sallanmaya devam ediyordu. Tavan ile yatak arasına sıkışan Yeşim, hiç ses çıkarmıyordu. Enkazındaki sessizliği bozan ise Yeşim’in annesi oldu. Sürekli dua ediyordu. Annesinin sesini duyan Yeşim, “Anne sen misin? Ben buradayım” dedi. Bu, Yeşim’in enkazda duyacağı ilk ve son ses olacaktı. İkisinin arasında iki oda vardı ancak Yeşim annesinin sesini rahatlıkla duyabiliyordu. Genç kızın annesi yeni ameliyat olmuştu, bu nedenle erkek kardeşiyle aynı odada kalıyordu. Yeşim annesine hemen erkek kardeşini sordu. Annesi Yeşim’e, “Dört tarafım duvar. Yüzümde avize var, tavan da üzerimde. Kardeşini göremiyorum” cevabını verdi.

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER