© Tanık Haber

Faiz artışı emlak satışını düşürdü

Türkiye genelinde konut satışları Mart ayında bir önceki yılın aynı ayına göre binde bir oranında düşüşün nedenlerini anlatan Mersin Emlakçılar Odası Başkanı Mehmet Sinan Canpolat, yatırımcının tercihinin yüksek faizden dolayı mevduattan yana kaydığını söyledi.

DOĞA SOLUĞAN
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre ülke genelinde satılan konut sayısı da azalmasını değerlendiren Türkiye Tüm Emlak Müşavirleri Federasyonu (TEMFED) Genel Başkan Yardımcısı ve Mersin Emlakçılar Odası Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Sinan Canpolat, bu gerilemenin belirleyici üç etkeni olduğunu söyledi.

KREDİ VE MEVDUAT FAİZLERİNDEKİ ARTIŞ
Konut fiyatlarındaki düşüş trendinin nedenlerini anlatan Canpolat,  VOA Türkçe kanalında yaptığı açıklamalarda bulunan Canpolat, “2023’ün ilk çeyreğinden 2024’ün içinde bulunduğumuz ikinci çeyreğine geçen sürede satışlarımız durma noktasına geldi. Bunun iki temel nedeni var: Biz karı-koca çalıştığımız için birimizin maaşını konut kredisi için bankaya yatırır birimizin maaşıyla da geçinirdik. O zaman faiz oranları çok uygundu, yüzde 1 civarındaydı. 1 milyon lira kredi kullandığınız zaman aylık ödemeniz 10 bin liraydı. Şimdi kullanacak olursanız aylık ödemeniz 32 bin liraya yükseldi. Şimdi emekli maaşlarına, asgari ücrete baktığınız zaman bu rakamları iki kişi çalışsa bile ödemesi çok zor. Dolayısıyla bizim bankalardan kullandırdığımız konut kredileri azaldı. Yani kredi faizi yükseldi, kullanım düştü” ifadelerini kullandı.
Mevduat faizlerinin artmasıyla birlikte yarımcının farklı alanlara kaydığına dikkat çeken Canpolat, “Dövizi frenlemek adına mevduat faizleri yükseltildi, insanlar dövize değil mevduata yönelsin diye. 1 milyon liraya aylık 35-40 bin lira faiz veren yerler var. Böyle olunca insanlar gayrimenkule yatırım yapacağına mevduata yatırmaya başladılar” dedi. 

YABANCILARA KONUT SATIŞINDAKİ DÜŞÜŞ
Canpolat, Türkiye genelinde konut fiyatlarıyla ilgili gelişmelere ek olarak kıyı şeridi ve Mersin’deki göç etkenine de dikkat çekti. Canpolat, “Mersin’de (Akkuyu) nükleer santral inşaatının başlamasıyla, önce 3-5 bin olan Rus personel sayısı çok kısa sürede 30 binlere kadar çıktı. Bu göçle beraber ister istemez gayrimenkul sektöründe fiyat artışı ve hareketlilik meydana geldi. Öncesinde Suriye savaşı da buna etken. Ama Suriyeliler'de hareket daha çok kiralık piyasasında olmuştu.
Akabinde de Rusya-Ukrayna savaşının etkileri oldu. Savaştan kaçan Rus ve Ukraynalılar'ın Mersin’e olan talebi özellikle sayfiye bölgelerindeki rakamları yüzde 100’lere, yüzde 200’lere kadar arttırdı. Burada müteahhitler de sayıları 10 ise 110’a çıktı. Gelen Rus ya da Ukraynalı kendine gayrimenkulü aldı, arkasından akrabalarını getirdi. Bu durum kira fiyatlarını da arttırdı. Sayfiye bölgelerindeki artış merkeze de yansıdı. Bunun üzerine bir de 6 Şubat depremleri eklendi. Deprem bölgelerinden Mersin’e gelenlerle birlikte fiyatlarda bir şişme oldu” diye konuştu. 

KISA DÖNEM İKAMET ŞARTI ARTIRILDI
Hükümetin kısa dönem ikamet için alınması gereken konut miktarının 75 binden 200 bşin dolara çıkardığını da aktaran Canpolat, “Hal böyle olunca hükümet bir karar alarak yabancılara konut satışında kısıtlama yoluna gitti. Daha önce (kısa dönem ikamet izni için yapılması gereken konut yatırımında asgari tutar olan) 75 bin dolar iken bu 200 bin dolara çıkarıldı. Bunlar ciddi rakamlar. Bu o göçü durdurdu, bununla beraber tersine göç başladı. Aldığımız duyumlara göre insanlar gayrimenkullerini aldığı fiyatın belki bir tık altında satıp daha uygun ülkelere göç etmeye başladılar. Bu fiyat artışı yabancıların Mersin’e ve kıyı şeridine taleplerini düşürdü, müteahhitlerin yaptığı daireler satılamaz duruma geldi. Fiyatlarda çok abartılı düşüş var diyemeyiz ama yerinde saymaya başladı” diye konuştu.
 

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER