ADANA’DA DEPREM KONFERANSI
EĞİTİMAdana Alparslan Türkeş Bilim ve Teknoloji Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü Yapı Malzemesi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Beycioğlu, depremden sonra Hatay'da yaptığı incelemede bazı binalarda donatıların koptuğunu gördüğünü anlatarak, "Kaliteli donatıyı yurt dışına dolar için satmışız, kalitesiz üretilen donatıyı da alıp inşaat yapmışız.
Aslında kendimizi öldürüyoruz" dedi. Kahramanmaraş’ta meydana gelen depremler 11 ilde büyük yıkıma yol açarken, Adana’da da 13 bina yerle bir oldu ve 418 kişi hayatını kaybetti. Depremin önemini unutturmak istemeyen Doğu Akdeniz İnşaat Müteahhit Birlikleri Federasyonu (DAİMFED), Adana Alparslan Türkeş Bilim ve Teknoloji Üniversitesi ile birlikte ‘Deprem izolatörleri ve depreme dayanıklı bir Adana için çözüm önerileri’ konulu konferans düzenledi.
Açılışta konuşan DAİMFED Genel Başkanı Mustafa Karslıoğlu, müteahhitlerin depreme dayanıklı yapılar inşa etmek zorunda olduklarını belirtti. Daha sonra konuşan Adana Alparslan Türkeş Bilim ve Teknoloji Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü Yapı Malzemesi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Beycioğlu, depremler nedeniyle Türkiye’nin bir laboratuvar olduğunu söyledi. Prof. Dr. Beycioğlu, “Kahramanmaraş ve Hatay için jeolojik açıdan baktığımızda fay hatları ve yüzey kırıkları örtüşmedi. Her zaman sürprize açık bir deprem davranışı var ülkemizin. Jeofizik açıdan baktığımızda ise çok önemli düzeyde ötelenmeler ortaya çıktı. Yollar neredeyse kendi güzergahını bile kaybetti. Türkiye inşaat mühendisliği ve depreme dayanıklı yapılar konusunda bir laboratuvar oldu. Şu anda ülkemiz bir laboratuvar halinde dünyanın her yerinden insanlar gelip araştırmalar yaptı” dedi.
Depremden sonra Hatay’da inceleme yaptığını ve bazı binalarda donatıların koptuğunu gören Prof. Dr. Ahmet Beycioğlu, bazı firmaların kaliteli donatıları dolar için yurt dışına sattığını, bazı müteahhitlerin de ucuz donatıları yurt dışından aldığını öne sürerek, şunları söyledi:
“Hatay’da yaptığım incelemede binanın ayakta olduğunu ancak donatılarının koptuğunu gördüm. Bir inceleme yaptığımda ise doların çok yükseldiği bir dönemde buradaki kaliteli inşaat çeliği üreten firmalar donatıların hepsini yurt dışına satmış ama buradaki müteahhitler ise yurt dışından ucuz donatı alıp inşaata kullanmış. Kaliteli donatıyı yurt dışına dolar için satmışız, kalitesiz üretilen donatıyı da alıp inşaat yapmışız. Aslında kendimizi öldürüyoruz.” Yaşar Üniversitesi Mühendislik Fakültesi İnşaat Mühendisliği Bölümü Dr. Öğretim Üyesi Cüneyt Tüzün ise izolatörlerin öneminden bahsetti. İzolatörlerin bina maliyetinin yüzde 5’ine tekabül ettiğini vurgulayan Dr. Tüzün, “Ben buraya her şeye izolatör koyalım diye gelmedim. Böyle bir iddiam da yok. Bu uygulanabilir çözümdür diyorum. 2000’li yılların başında maliyetler çok yüksekti ama artık maliyette bir kriter değil. Türkiye’deki bina stokunu düşündüğümüzde bu sistemler 10-12 katlı binalarda çok efektiftir. İzolatör maliyeti, karkas maliyetinin yüzde 5’ini geçmez” dedi.
İlginizi Çekebilir